İnsülin, pankreas tarafından salgılanan ve karaciğer, kaslar, yağ dokusu ve diğer organlarda kan şekerinin kullanılmasını sağlayan bir hormondur. İnsülin direnci, bu dokuların insüline tepkisinin azalması durumudur. İnsülin direnci olan bireylerde, şeker dokulara alınamaz ve kullanılamaz, bu da pankreasın daha fazla insülin üretmesine yol açar. Bu durum, insülin rezervlerini tüketir ve kanda yüksek insülin seviyelerine neden olabilir. Yüksek insülin seviyeleri ise obezite, hipertansiyon ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilir.

İnsülin direnci düşüklüğü, pankreasın yeterli insülin üretememesi durumudur. Besinler tüketildikten sonra, bağırsaklarda parçalanarak şeker moleküllerine dönüşür ve kana karışır. Dokuların bu şekeri enerji olarak kullanabilmesi için insülin hormonuna ihtiyaç vardır. Ancak insülin direnci düşüklüğünde, yeterli insülin üretilemez ve kan şekeri seviyeleri dengelenemez. Bu durum, karaciğerin şeker üretimini artırır ve kaslar ile yağ dokusunun kandan şeker alımını azaltır.

İnsülin direnci düşüklüğü yaşayan bireyler, hızlı acıkma eğiliminde oldukları için sık ara öğünler ve düşük glisemik indeksli besinlerle beslenmelidirler. Önerilen günlük yemek düzeni, 3 ana ve 3 ara öğün şeklindedir. Ara öğünlerden biri mutlaka meyve içermelidir. Fazla insülin salgılanması, açlık hissine, aşırı yeme ve atıştırmaya neden olabilir. Bu nedenle akşam öğünlerine dikkat edilmeli, geç saatlerde ağır yemeklerden kaçınılmalıdır. Beslenme programları, hastanın yaşam tarzı, iş hayatı, alışkanlıkları, kilosu ve insülin direnci düşüklüğü oranı gibi faktörler göz önünde bulundurularak düzenlenmelidir.

İnsülin direnci ve düşüklüğünün tedavisinde düzenli fiziksel aktivite önemlidir. Düzenli spor yapıldığında ve kilo verildiğinde insülin direnci kırılabilir. Spor yaparken dikkat edilmesi gereken bazı kurallar vardır. Kalp hızı artışının yeterli düzeye gelmesi, hareketler arasında düzenli molalar verilmesi ve kişiye uygun antrenman programları belirlenmesi gerekmektedir. Bu şekilde düzenli ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyen bireylerde, insülin direnci ve düşüklüğü daha nadir görülür.