İnsülin direnci, vücudun insüline karşı duyarlılığının azalması sonucu kan şekeri düzeylerinin yükselmesiyle karakterize bir durumdur. İnsülin, pankreastan salgılanan ve kan şekerinin hücreler tarafından enerji olarak kullanılmasını sağlayan bir hormondur. İnsülin direncine sahip kişilerde, insülin etkili bir şekilde çalışamaz ve bu durum Tip 2 diyabet gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Beslenme düzenindeki bazı besinler insülin direncinin artmasına neden olabilir. Özellikle glisemik indeksi yüksek olan besinlerin aşırı tüketimi, insülin direncinin yükselmesine ve kilo artışına sebep olur. Bu besinler arasında pirinç pilavı, rafine şekerle üretilen hazır meyve suları, şekerleme ve tatlılar, beyaz ekmek, patates ve patates içeren yiyecekler yer alır. Bu yiyeceklerin tüketilmesinden sonra kandaki insülin seviyesi hızla yükselir ve insülin direnci artar.

İnsülin direnci kan testiyle tespit edilir. Açlık sonrası yapılan kan testiyle insülin direnci ölçülebilir. Bu kişilerin düzenli aralıklarla takip altında olması önerilir. İnsülin direncinin tespiti önemlidir çünkü ilerleyen dönemlerde şeker hastalığı veya kalp hastalığı gibi ciddi sağlık sorunlarına zemin hazırlayabilir.

İnsülin direncini düşürmek için dengeli beslenme ve düzenli egzersiz yapmak en önemli adımlardır. Kilo fazlalığı olan kişilerin yağlı ve şekerli gıdalara dikkat etmesi gerekir. Sağlıklı yağlar tercih edilmeli ve taze sebzelerle hazırlanmış salatalar bolca tüketilmelidir. Kilo vererek ve düzenli spor yaparak insülin direnci kırılabilir. Spor yapmak, insülin duyarlılığını artırır ve haftada en az 3 saatlik egzersiz insülin direncinin kırılmasına yardımcı olur. İnsülin direnci çok yüksek olan kişilerde ise ilaç tedavisi gerekebilir. Bu tedavi, sağlık sorunları nedeniyle spor yapamayan kişiler için de uygulanabilir.